“Vergi
geleceğimizin teminatıdır.”
Gelir İdaresi Başkanlığı
Türk Vergi Sistemi Tarihçesi
Cumhuriyet öncesinde uygulanan Osmanlı dönemi
vergileri, genel olarak şer’i vergilerden oluşuyordu. Bunların arasında
Müslüman halktan alınan zekat, öşür; Müslüman olmayan tebaadan alınan haraç,
cizye vergileri vardı.
Cumhuriyet’in kabul edildiği 1923 yılında
öşür, temettü (gelir), müsakkafat (bina), ağnam (hayvanlar) gibi vergilerden
oluşan bir vergi sistemi yürürlükte idi. İlginç bir şekilde
TBMM’nin kabul ettiği ilk kanun, vergiyle ilgili bir kanun olmuştur. TBMM’nin 1
numaralı kanunu 24 Nisan 1920 tarihinde kabul edilen ağnam (hayvanlar) vergisi
oranının dört katına çıkarılması ile ilgili kanundur. (Ağnam Kanunu)
Cumhuriyetin kabulünden sonra, Osmanlı vergi
sisteminin yerine çağdaş batılı devletlerin uyguladıkları sisteme geçiş süreci
başlatılmıştır.
İlk olarak, zirai ürünlerden alınan vergi olan
aşar, 1925 yılında yürürlükten kaldırılmıştır. Bu olay, Cumhuriyet döneminin
ilk vergi reformu olarak kabul edilebilir.
Savaş yılları olan 1942 ve 1943’te varlık
vergisi ve toprak mahsulleri vergisi gibi olağanüstü vergiler uygulamaya
konulmuştur.
1949 yılında Gelir Vergisi Kanunu
ve Kurumlar Vergisi kanunu kabul edilerek ciddi bir vergi reformu
gerçekleştirilmiştir. Bu kanunların hazırlanmasında batı hukukundan özellikle Alman
vergi kanunlarından yararlanılmıştır. Diğer taraftan Veraset ve İntikal Vergisi
Kanunu, Motorlu Kara Taşıtları Vergisi Kanunu, Emlak Vergisi Kanunu, Damga
Vergisi Kanunu ve Harçlar Kanunu da 1959-1970 yılları arasında kalan dönemde
kabul edilen vergi kanunları arasında yer almaktadır.
27 Mayıs 1960 ihtilalinden sonra, Gelir
Vergisi kanunu yeniden kaleme alınmış ve bu kanun da bazı değişiklikler
yapılmıştır.
Diğer taraftan 21 Haziran 2006 tarihli resmi gazetede yayınlanan 5520 sayılı Kurumlar Vergisi kanunu ile 1949 yılından bu yana uygulanan eski kanun yenilenmiştir.
Harcama vergileri alanındaki reform ise:
1984 yılında Katma değer Vergisi kanununun
2002 yılında da Özel Tüketim Vergisi kanununun kabul edilmesi ile gerçekleştirilmiştir.
Günümüzde Gelir Vergisi Kanunu’nun ve Vergi Usul Kanunu’nun yeni baştan yazılması için çalışmalar yapılmaktadır.
Kurumlar
Vergisi (Corporation Tax)
Safi kurum
kazançları üzerinden alınan nisbi bir vergidir.
Kurumlar
Vergisi Oranları
Kurumlar vergisi, kurumun kazanmış
olduğu kazanç üzerinden %20 oranında
alınmaktadır.
Kurumlar
Vergisinde Mükellefiyet Şekilleri
Kurumlar vergisinde tam ve dar olmak üzere iki çeşit mükellefiyet vardır.
Tam
mükellef ve dar mükellef ayrımının önemi, Türkiye’de vergilendirilecek
kazançların belirlenmesinde ortaya çıkmaktadır. Tam mükellef kurumlar gerek
Türkiye’de gerek yurt dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden
vergilendirilmelerine rağmen, dar mükellefler yalnızca Türkiye’de elde
ettikleri kazançları üzerinden vergi öderler. Dar mükelleflerin yurt dışı
kazançlarıyla ilgilenilmemektedir.
Vergiye Tabi
Şirketler
•
Sermaye Şirketleri: Anonim şirketler, limited şirket ve pay sahibi limited
şirket.
Türk
Ticaret Kanunu uyarınca kurulmuş ve benzer yabancı şirketler.
•
Kooperatifler
•
İktisadi Kamu Kuruluşları
•
Ticari, endüstriyel ve tarımsal organizasyonlar
•
Vakıf ve derneklerin sahip olduğu ekonomik varlıklar
• İş ortaklıkları (Join Venture)
Vergiden
Muhaf Tutulan Kurumlar
Eğitim ve Kültür amaçlı kurumlar:
Okul,
okul atölyeleri, konservatuvarlar, tiyatrolar; kitap, gazete yayınevleri ve
benzeri kuruluşlar. Kamu tarafından sosyal amaçla işletilen; öğrenci yurtları,
sosyal sigorta kurumları, ceza ve ıslah evleri atölyeleri.
Ar-ge
faaliyetlerinde bulunan kurum ve kuruluşlar. Örneğin üniversiteler, vakıf
üniversiteleri.
Kar
amacı gütmeyen ve üçüncü kişilere kiralanamayan kreşler, konuk evleri ve
kantinler.
Sağlık, sosyal güvenlik, spor amaçlı
kurumlar:
Hastane,
klinik, çocuk bakım evleri, sanatoryum…
Emekli
ve yardım sandıkları,
Tescil
edilmiş spor kulüplerinin idman ve spor faaliyetlerinde bulunan iktisadi
işletmeleri ile sadece idman ve spor faaliyetlerinde bulunan anonim şirketler.
Ekonomiyi teşvik amaçlı kurumlar:
Küçük
ve orta ölçekli işletmelere kredi teminatı sağlamak üzere kurulan kurumlar,
bazı iktisadi işletmeler, bazı kooparatifler. Kanuni ve iş merkezi Türkiye
dışında bulunan kurumlara ait “bölgesel yönetim merkezleri”.
Yerel idarelere yönelik:
İl
özel idareleri, belediyeler ve köyler ile bunlara bağlı müesseseler tarafından
işletilen su, elektrik, havagazı işletmeleri; belediye sınırları içindeki yolcu
taşıma işletmeleri,mezbahaneler.
Köy
ve köy birliklerine ve köy belediylerine ait tarım işletmeleri, hamam,
değirmenler ile bunların bağlı oldukları il sınırı içindeki yolcu taşıma
işletmeleri.
Diğer: TOKİ, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı,
Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü, Askeri fabrika ve atölyeler.
Kurumlar
Vergisi Beyannamesi
Kurumlar vergisi beyannamesi, hesap
döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın birinci gününden yirmi beşinci
günü akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine, yani kurumun
kanuni veya iş merkezinin bulunduğu yerin vergi dairesine, verilir.
Her mükellef vergiye tabi kazancının tamamı için bir beyanname
verir. Yani mükelleflerin şubeleri, ajansları, alım-satım büro ve mağazaları,
imalâthaneleri veya kendilerine bağlı diğer işyerleri için, bunların bağımsız
muhasebeleri ve ayrılmış sermayeleri olsa dahi ayrı beyanname verilmez.
Kurumlar Vergisi Tarhı
Vergilendirme dönemi
Kurumlar
vergisinde vergilendirme dönemi, hesap dönemidir. Kendilerine özel hesap dönemi
tayin edilenlerin vergilendirme dönemi ise özel hesap dönemidir.
Kesinti suretiyle ödenen vergilerde, istihkak sahiplerince ayrıca yıllık
beyanname verilmeyen hallerde, vergi kesintisinin ilgili bulunduğu dönemler
vergilendirme dönemi sayılır.
Tarhiyatı yapmaya yetkili vergi dairesi
Kurumlar vergisi, beyannamenin verildiği vergi
dairesince tarh olunur.
Tarhiyatın
muhatabı
Kurumlar
vergisi,
- Kurumlar Vergisi Kanununa göre mükellef olanların
tüzel kişiliği adına, - İktisadi kamu kuruluşları ile derneklere ve
vakıflara ait iktisadi işletmelerden tüzel kişiliği haiz olmayanlar için
bağlı oldukları kamu tüzel kişileri ya da dernek veya vakıf adına, - Fonlarda fonun kurucusu adına,
- İş ortaklıklarında ise verginin ödenmesinden
müteselsilen sorumlu olmak üzere yönetici ortak veya ortaklardan herhangi
birisi adına tarh olunur.
Tarhiyatın zamanı
Kurumlar vergisi, bağlı olunan vergi dairesine beyannamenin verildiği günde, beyanname posta ile gönderilmişse, vergiyi tarh edecek daireye geldiği tarihi izleyen üç gün içinde tarh edilir.
Zarar Mahsubu
“Zarar mahsubu” başlıklı madde 9’a göre 5 yıldan fazla
nakledilmemek koşuluyla, geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar
(20. Madde çerçevesinde devir alınan kurumların… zararları dahil) indirim
konusu yapılmaktadır.
Vergi Ödenmesi
Kurumlar vergisi, beyannamenin verildiği ayın sonuna kadar ödenir.
Beyannamenin verildiği ayın yirmi altıncı günü akşamına kadar ödenir. Ayrıca
anlaşmalı bankalar ile de ödeme yapılabilir.
Gelir
Vergisi (Income Tax)
Gerçek
kişilerin belirli bir dönemde (genellikle bir yıl) elde ettikleri gelirlerin
net tutarı üzerinden alınan bir vergi türüdür. Gelir vergisinin hesabında vergi
yükümlüsünün kişisel ve ailevi durumu dikkate alınır. Gelir vergisi artan
oranlı tarifeye göre alınan sübjektif, direkt bir vergidir.
Gelir
Vergisine Konu Olan Kazanç Ve İratlar
Gelir
vergisine konu olan kazanç ve iratlar, yedi başlık halinde GVK’nin 2. Maddesinde
sayılmıştır:
Ticari kazançlar, zirai kazançlar, ücretler, serbest meslek kazançları, gayrimenkul sermaye iratları, menkul sermaye iratları, diğer kazanç ve iratlar.
Gelir Vergisi Mükellefleri
Gelir
Vergisi Beyannamesi
Gelir
vergisi beyanları “yıllık”, ”muhtasar” ve “münferit” olmak üzere üç çeşit
beyanname ile yapılır. Yıllık beyanname, bir takvim yılı içinde elde edilen
kazanç ve iratların toplanmasıyla hesaplanan gelirin, vergi dairesine
bildirilmesinde kullanılır. Muhtasar beyanname, işverenler ve vergi kesintisi
yapan kimseler tarafından kesilen vergilerin topluca vergi dairesine
bildirilmesinde kullanılan bir beyannamedir. Münferit beyanname ise, dar
mükellefiyete tabi olanların yıllık beyanname ile bildirmek zorunda olmadıkları
kazanç ve iratlardan vergisi kesinti yoluyla alınmamış olanların vergi
dairesine bildirilmesinde düzenlenen bir beyannamedir.
Gelir
Vergisi Ne Zaman Ödenir?
Gelir Vergisi iki
taksitle ödenir. Eğer gelir sadece basit usulde tespit edilen ticari
kazançlardan oluşmuyorsa ilk taksit mart ayı sonuna kadar, ikinci taksit temmuz
ayı sonuna kadar ödenir.Eğer gelir sadece basit usulde tespit edilen ticari
kazançlardan oluşuyorsa ilk taksit şubat ayı sonuna kadar ikinci taksit hazıran
ayı sonuna kadar ödenir.
Gelir Vergisi Nereye Ödenir?
Mükelleferin ikametgahlarının bulunduğu vergi dairesi, iş
yerlerinin bağlı bulunduğu vergi dairesi veya bankalar aracılığıyla ödemeler
gerçekleştirilebilir.
Gelir Vergisi Tarifesi
Gelir
Vergisi Hesaplama
Yukarıdaki vergi tarifesine
göre birkaç gelir vergisi hesaplama işlemi yapalım.
22.000 TL altındaki gelirler için %15 oranında gelir vergisi alınır. Diyelim ki
verginin matrahı yani verginin işlem göreceği miktar 6.000 TL. Bu miktar için
gelir vergisi vergi tarifesinin birinci diliminde kaldığı için %15’lik orana
tabi olacaktır. Yani ödenmesi gereken vergi miktarı 6.000 x %15 = 900 TL
olacaktır.
Verginin matrahı yani
verginin işlem göreceği miktar 24.000 TL olsun. Bu matrahın 22.000 TL’si ilk
dilimde kaldığı için %15’lik orandan işlem görür. Yani 22.000 x %15 = 3300 TL.
Matrahın geri kalan kısmı ise ikinci dilime dahil olduğu için %20’lik orandan
işlem görür. Yani 2000 x %20 =400 TL. Toplam ödenmesi gereken miktar ise 3300 +
400 = 3700 TL dir.
Verginin matrahı yani
verginin işlem göreceği miktar 49.000 TL olsun. Bu matrahın 22.000 TL’si ilk
dilimde kaldığı için %15’lik orandan işlem görür. Yani 22.000 x %15 = 3300 TL.
Matrahın 22.000 TL’lik kısmı ikinci kısma dahil olduğundan %20’lik orandan işlem
görür. Yani 22.000 x %20 = 4400 TL. Geri kalan 5.000 TL üçüncü dilime dahil
olduğundan %27’lik orandan işlem görür. Yani 5.000 x %27 = 1350 TL. Toplam
ödenmesi gereken miktar ise 3300 + 4400 + 1350 = 9050 TL’dir.
Harcamalar Üzerinden Alınan Vergiler
Harcama vergileri;
üretilen, tüketilen, satılan mal ve hizmetler veya çeşitli muameleler üzerinden
alınan vergilerdir.
Türk vergi
sistemindeki harcamalar üzerinden alınan vergileri dörtlü bir sınıflamaya tabi
tutabiliriz:
Genel Tüketim Vergisi:
KDV,
Gümrük vergisi.
Özel tüketim vergisi özelliği taşıyan harcama vergileri:
ÖTV,
Banka ve sigorta
muameleleri vergisi,
Özel iletişim vergisi,
Şans oyunları vergisi…
Kamunun hizmet veya mal satışı karşılığında alınan harcama vergileri:
Harçlar,
Değerli kağıtlar
vergisi.
Çeşitli işlemler üzerinden alınan harcama vergisi:
Damga vergisi.
KDV (Katma Değer Vergisi)(Value Added Tax)
Malın üretiminden
tüketimine kadar süre içinde kazandığı katma değer üzerinden alınan ve vergi
matrahından düşülmesine imkan veren veya her aşamadaki katma değeri vergileyen
bir yaygın muamele vergisidir. Katma Değer Vergisi tüketim vergisi
niteliğindedir. Türkiye’de KDV uygulaması 25.10.1984 tarihli 3065 no.’lu “Katma
Değer Vergisi Kanunu” ile başlamıştır. Bu kanuna göre şu işlemler katma değer
vergisine tabidir:
- Ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler,
- Her türlü mal ve hizmet ithalatı,
- Diğer faaliyetlerden doğan teslim ve hizmetler:
- Posta, telefon, telgraf, teleks ve bunlara benzer hizmetler ile radyo ve televizyon hizmetleri
- Spor Toto oynanması, piyango tertiplenmesi(Milli Piyango dahil), at yarışları ve diğer müşterek bahis ve talih oyunları tertiplenmesi, oynanması,
- Profesyonel sanatçıların yer aldığı gösteriler ve konserler ile profesyonel sporcuların katıldığı sportif faaliyetler, maçlar, yarışlar ve yarışmalar tertiplenmesi, gösterilmesi,
- Hazinece yapılan taşınmaz mal satışları hariç müzayede mahallerinde ve gümrük depolarında yapılan satışlar,
- Boru hattı ile ham petrol, gaz ve bunların ürünlerinin taşınmaları,
- Gelir Vergisi Kanununun 70’nci maddesinde belirtilen mal ve hakların kiralanması işlemleri,
- Genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köylüler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseselerin ticari, sınai zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetleri,
- Rekabet eşitsizliğini gidermek maksadıyla isteğe bağlı mükellefiyetler suretiyle vergilendirilecek teslim ve hizmetler.
ÖRNEK KDV ORANLARI
Ekmek, hamur, pirinç,
leasing, kullanılmış binek otomobili (ticari işletmelere ait) = %1
Simit, lokanta,
sağlık, ilaç, tekstil, ayakkabı, özel öğretim, sinema girişi = %8
Alkol, sigara,
otomobil, mobilya, akaryakıt, poşette dergi, serbest meslek hizmeti = %18
GÜMRÜK VERGİSİ (CUSTOM
DUTİES)
Yaklaşık 300 maddeden
oluşan yeni Gümrük Kanununu, 5 Şubat 2000 tarihinden itibaren yürürlüğe
girmiştir.
Verginin konusunu
Türkiye’ye ithal edilen mallar oluşturur.
Vergiyi doğuran olay,
gümrüğün denetlenmesi altında bulunan eşya açısından, beyanname verilen
hallerde beyannamenin tescili; sözlü beyan yapılan hallerde ise bu beyana ait
tahakkuk varakasının yükümlü tarafından imza ve idarece tescil etmesidir.
Gümrük vergisinin
mükellefi, ithal edilen eşyanın mal sahibidir.
Matrah, ithal edilen
eşyanın gümrük vergisini ödeme mükellefiyetinin başladığı tarihteki normal
fiyattır. Bu fiyat tespit olunurken, eşyanın Türkiye’de alıcıya teslimine
kadarki bütün masrafların satıya ait (dolayısıyla normal fiyata dahil) olduğu kabul
edilir. Bu masraflar; nakliye, sigorta, ambalaj, yükleme masrafları ve yurt
dışında ödenen vergi ve resimlerden oluşur.
Gümrük vergisi,
mükellefin vereceği “giriş beyannamesi” ne dayanılarak alınır. Beyan, kural
olarak yazılı yapılır. Bazı istisnai durumlarda sözlü beyan yeterli
görülmüştür.
Gümrük vergisinin
tarhı verilen beyanname üzerinden yapılır. Gümrük idaresi yapılan beyanların
doğruluğunu araştırmak üzere, eşyayı kısmen ya da tamamen muayene edebilir. Muayene işlemi
memurlar tarafından yapılır. Vergi; yapılan beyana itibar edilerek veya muayene
sonucunda, muayene memuru tarafından tahakkuk ettirilir.
Ödenecek vergi,
yürürlükte olan gümrük giriş tarife cetvelindeki esaslara göre hesaplanır.
Gümrüklerde alınan
vergiler, gümrük veznesine makbuz karşılığında, Türk lirası ile ve peşin olarak
ödenir.
Gümrük vergilerinin de içinde yer aldığı ithalat vergilerine uygulanan özel usul hukuku düzenlemeleri bulunmaktadır.
İthalatta Alınan İlave Vergiler
Televizyon, radyo,
video müzik seti = %16
Cep telefonları = %10
Bilgisayarlar = %2
Not: İthalatta alınan ana vergiler: KDV ÖTV Gümrük Vergisi.
ÖTV (Özel Tüketim Vergisi)
6.6.2002 tarihinde
TBMM’de kabul edilmiştir. 12.06.2002 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 4760
sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanun’nun hükümleri, genel olarak 1 Ağustos 2002
tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir.
ÖTV Kanunu’nun (ÖTVK)
kabul edilmesinde üç temel neden bulunmaktadır:
- IMF’e verilen taahhüt,
- AB mevzuatına uyum,
- Türk vergi mevzuatının sadeleştirilmesi.
ÖTV’nin kabul edilmesiyle,
13 adet vergi ve benzeri yükümlülük uygulamadan kaldırılmıştır.
- Akaryakıt tüketim vergisi,
- Tütün mamullerinden ve alkollü-alkolsüz içeceklerden
KDV kanununa bağlı olarak alınan ek vergiler, - Yine tütün mamulleri ile alkollü alkolsüz içeceklerden
alınan eğitim, gençlik, spor ve sağlık hizmetleri vergisi, - Taşıt alım vergisi, ek taşıt alım vergisi, trafik
tescil harçları.
ÖTV Ödeme Zamanları
- Peşin: Otomobil, kamyon…
- 15 günde bir: Akaryakıt
- Ayda bir: Geri kalanlar (alkol, sigara, lüks eşya,
golf arabası, kar üstü taşıtı…)
ÖTV, kapsama giren
ürünlere bir kez uygulanan tek aşamalı bir vergidir,
ÖTV’nin matrahı, KDV matrahını oluşturan unsurlardan oluşmaktadır. Örneğin tütün mamullerinde matrah, bunların perakende satış fiyatı olarak belirlenmiştir.
İstisnalar
- İhracat İstisnası
- Diplomatik İstisna
Diğer İstisnalar
arasında;
- Askeri amaçlı istisnalar,
- Engellilere yönelik özel araç istisnası yer
almaktadır.
Ayrıca;
- Bir yandan, hariçte işleme ve geçici ithalat rejimleri
ile geri gelen eşyaya ÖTV uygulanmaktadır. - Öte yandan, Gümrük Kanunu’nun antrepo, transit,
gümrük, dahilde işleme, serbest bölgeler ve geçici depolama rejimlerinin
uygulandığı mallar, ÖTV’den istisna edilmiştir. Bu şekilde, dünya
uygulamalarına paralel olarak, bu malların Türk gümrük bölgesine girmesine
kadar olan aşamalar vergi dışı bırakılmış olmaktadır.
ÖTV Oranları
- Otobüsler = %1
- Minibüsler = %9
- Otomobil (motor gücü, fiyatı ve elektrikli olup
olmamasına göre) = %45 ile %160 arasında - Motosikletler;
Motor silindir hacmi 250 cm3’ü geçmeyenler = %0
Motor silindir hacmi 250 cm3’ü geçenler = %37
- Yat, kotra, tekne, gezinti gemisi = %0
- Kolalı gazoz = %25
- Sular, meyve suyu = %10
- Bira, şarap, diğer alkollü içkiler = litre başına
maktu tutarlar - Tütün içeren sigaralar = %67 ad valorem vergi. Ayrıca
maktu vergiler - Bazı lüks tüketim maddeleri = %20
- Bazı elektronik eşya ve beyaz eşyalar = %6,7
Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (Banking and Insurance Transactions Tax)
Bu verginin konusunu,
banka ve sigorta şirketlerinin, her ne şekilde olursa olsun yapmış oldukları
bütün muameleler dolayısıyla kendi lehlerine, her ne nam ile olursa olsun nakden veya hesaben
aldıkları paralar oluşturmakradır.
BSMV’nin oranı %15 olarak öngörülmüştür. Cumhurbaşkanı bu oranı değiştirme yetkisine sahiptir. Diğer yandan 15.2.19 günlü Resmi Gazete ’de yayımlanan bir Cumhurbaşkanlığı Kararı ile kambiyo satışları üzerinde binde 1 oranında vergi koyulmuştur.
İstisnalar
Gelir Vergisi
Kanunu’nun 29.maddesinde çok sayıda istisnaya yer verilmiştir. Bunlara
aşağıdaki örnekleri verebiliriz:
Bankanın kendi iç
işlemleri. Örneğin, merkezle şubeler veya aynı bankanın kendi şubeleri
arasındaki işlemler,
Konut finansmanı
kapsamında yapılan işlemlerde lehe alınan paralar,
Türkiye Halk Bankası
tarafından ihtisas kredileri kapsamında KOBİ’lere, esnaf ve sanatkarlara
verilen krediler…
Kooperatifler
aracılığı ile… konut kredileri dolaysıyla lehe alınan paralar,
Emeklilik yatırım
fonları, menkul kıymet yatırım fonları, girişim sermayesinin para ve sermaye
piyasalarında yaptıkları işlemler nedeniyle elde ettikleri paralar.
Özel İletişim Vergisi
Bu vergi “elektronik
haberleşme vergisi” adıyla da tanınmaktadır. Cep telefonu faturaları,
televizyon, kablolu yayın, sabit telefon faturaları ve internet hizmetleri
faturalarından alınmaktadır. Oranı %7.5 olarak belirlenmiştir. Vergi fatura
bedeli ile birlikte tahsil edilmekte, hizmet sağlayıcısı tarafından götürülüp
Devlete yatırılmaktadır.
Şans Oyunları Vergisi
Bu vergi 5602 sayılı
Şans Oyunları Hasılatından Alınan Vergi Fon ve Payların Düzenlenmesi Hakkında
Kanun ile düzenlenmiştir. Bu kanun ile;
Futbol ve diğer müsabakaları,
At yarışları,
Milli Piyango İdaresi
tarafından tertip edilen şans oyunları, şans oyunları vergisine tabi
tutulmuştur.
Oran spor
müsabakalarında %5, at yarışlarında %7, diğer şans oyunlarında ise %10 olarak
belirlenmiştir. Ayrıcı Cumhurbaşkanı’na bu oranları bir katına kadar arttırmaya
veya yarısına kadar indirmeye yetki verilmiştir.
Verginin mükellefi kendisine şans oyunları tertip etme hak ve yetkisi verilmiş olan kurumlardır. Vergilendirme dönemi takvim yılının birer aylık dönemleridir. Her ayın vergisi izleyen ayın 20.günü akşamına kadar beyan edilir ve ödenir.
Harçlar, Değerli Kağıtlar Vergisi
Harca Tabi Olan İşlemler
Harçlar 2.7.1964 tarihinde kabul edilen Harçlar Kanunu ile
düzenlenmiştir. Harçlar, aşağıda sıralanan çeşitli kamu hizmetlerinin karşılığı
olarak alınmaktadır.
- Yargı
Harçları - Noter
Harçları - Vergi
Yargı Harçları - Tapu ve
Kadastro Harçları - Konsolosluk
Harçları - Pasaport,
Vize, İkamet Tezkeresi, Yabancılara Verilecek Çalışma İzni Belgesi Harçları - Gemi Liman
Harçları - İmtiyazname,
Ruhsatname ve Diploma Harçları - Trafik
Harçları
Nispi harçlara örnekler verebiliriz:
- Tapu ve
Kadastro Harçları: Gayrimenkul satılması durumunda, devir için ödenen bedel
üzerinden, alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı, binde 20 tapu harcı alınır.
Maktu harçlara da örnekler verebiliriz:
- Noter
harçları: Noterde vekaletname düzenlettirilmesi. Her bir imza için: 18,80 TL
Değerli
Kağıtlar Vergisi
210 sayılı Değerli Kağıtlar Kanunu 21.02.1963 tarihinde kabul
edilmiştir. Kanun’un 1.maddesine göre bu Kanun’a bağlı tabloda yazılı kağıtlar
ve belgeler “değerli kağıt” sayılır.
Kanuna ekli tabloda değerli kağıt olarak aşağıda sayılmıştır:
- Noter
kağıdı, - Beyanname,
- Protesto,
vekaletname, senet, - Pasaportlar,
yabancılar için ikamet tezkereleri, - TC kimlik
kartları, aile cüzdanları, - Sürücü
belgeleri, sürücü çalışma belgeleri, motorlu araç trafik belgesi, motorlu araç
tescil belgesi, iş makinesi tescil belgesi, - Banka
çekleri.
Bu kağıtların basımı, dağıtımı ve bedellerinin tespiti konusunda Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkili kılınmıştır.
Değerli Kağıt Bedelleri
01.01.2020 tarihinden itibaren:
- Noter kağıdı: 16,50₺
- TC kimlik kartı: 22,50₺ (doğum-değiştirme) kayıp: 50,00₺
- Pasaport: 160,00₺
- Sürücü çalışma belgeleri(karneleri):200,00₺
- Banka çekleri: 10,00₺
Damga
Vergisi (Stamp Tax)
Devletin çeşitli kıymetli evraklar için öngördüğü bir vergidir.
Ayrıca vergiye tabi kağıtlar mahiyetinde bulunan veya onların yerini alan
mektup ve şerhlerle, bu kağıtların hükümlerinin yenilenmesine, uzatılmasına,
değiştirilmesine, devrine veya bozulmasına ilişkin mektup ve şerhlerde damga
vergisine tabidir.
Damga Vergisi mükellefleri kimlerdir?
Damga Vergisinin mükellefi kağıtları imza edenlerdir.
Resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ait kağıtların damga
vergisini kişiler öder.
Yabancı memleketlerle Türkiye’deki yabancı elçilik ve konsolosluklarda
düzenlenen kağıtların vergisini, Türkiye’de bu kağıtları resmi dairelere ibraz
eden. Üzerlerinde devir veya ciro işlemleri yapanlar veya herhangi bir suretle
hükümlerinden faydalananlar öderler. Ancak bunlardan ticari veya mütedavil
kağıt mahiyetinde bulunanların vergisini, bunları en evvel satan veya kabul
veya başka suretle kullanan kişiler öderler.
Damga Vergisi
Oran ve Ücretleri
Damga vergisi oran ve ücretlerine ayrıntılı olarak gib.gov.tr
adresi üzerinden kolay bir şekilde ulaşabilirsiniz.
Damga Vergisi Ödeme Şekilleri
Damga Vergisi pul yapıştırılması şekliyle, makbuz karşılığı,
istihkaktan kesinti yapılması veya basılı damga konulması şekillerinden biriyle
ödenir.
Basılı damga konulması şekliyle ödeme:
Aşağıda yazılı kağıtlar pul yerine basılı damga konulması şekliyle
de ödenebilir.
- Makbuz ve ibra senetleri,
- Faturalar,
- Ulaştırma ile ilgili kağıtlar,
- Elektrik, havagazı, telefon ve su abonman mukavelenameleri,
- Maliye Bakanlığının müsaadesi alınmak şartı ile vergiye tabi diğer kağıtlar
- Basılı damga konulacak kağıtların vergisi, yüzde beş noksanı ile peşin olarak ödenir.
Verginin Tahakkuku, Ödenmesi
Kayıt ve tescilli taşıtlarda: Taşıtların kayıt ve tescilin yapıldığı yerinde vergi dairesi tarafından, her yıl Ocak Ayı’nın başında senelik olarak tahakkuk ettirilmiş sayılır. Ödenmesi, her yıl Ocak ve Temmuz aylarında olmak üzere iki eşit taksitle yapılır.
Kayıt ve tescil yılın ilk altı ayı içinde, ilk defa yapılmakta olan taşıtlarda: yıllık olarak tahakkuk eder. Tahakkuk eden verginin taksit süresi geçmiş olan kısmı, kayıt ve tescilin yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde ödenir.
Kayıt ve tescili yılın ilk altı ayı geçtikten Sonra yapılmakta olan taşıtlarda: sadece ikinci altı aya tekabül eden vergi tahakkuk eder ve ödenir.
Vergi, devir ve temlikin Ocak ve temmuz aylarında yapılması durumunda, bu değişikliğin yapılmamasından önce ödenir.
Motorlu taşıtlar vergisi, taşıt kaç yaşında olursa olsun trafikte kayıtlı olduğu müddetçe alınır.
Veraset ve İntikal Vergisi
7338 sayılı veraset ve intikal Vergisi kanunu, 1959 yılında çıkarılmıştır.
Veraset ve intikal vergisinden toplanan paranın toplam vergi gelirleri içinde payı %0,08 gibi bir oranda kalmaktadır. Bu yüzden servet transferi üzerinden alınan bu vergi, “adı var, kendi yok vergisi “şeklinde de isimlendirebiliriz!
Veraset ve İntikal Vergisinin Konusu
Emlak
Vergisi
1319
sayılı emlak Vergisi kanunu, 1970 yılında kabul edilmiştir. Vergi 1986 yılına
kadar merkezi idare tarafından toplanırken, 1986 yılından itibaren belediyelere
bırakılmıştır.
Bina
kavramı: avlu, bahçe gibi mütemmim cüzleri de kapsar.
Yükümlü;
binanın maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa binaya malik gibi
tasarruf edenlerdir. Örneğin hazine arazisine kaçak gecekondu yaparak oturan
kişi emlak vergisinin yükümlüdür.
Arazi vergisi: Türkiye sınırları içinde bulunan arazi ve arsalar bu verginin konusunu oluşturur. Belediye sınırları içinde, belediyece parsellenmiş arazi arsa sayılır.16 seri no.lu Emlak Vergisi Genel Tebliği’ne göre, belediye sınırları içine girmemekle birlikte, mücavir alan sınırları içine giren arazilerde verginin konusuna girmektedir.
Emlak Vergisi Oranları