Hepimizin bildiği üzere
üniversite hazırlık oldukça çetrefilli bir süreç. MEB tarafından yapılan
düzenlemelerle müfredatlar günden güne kırpılsa dahi artan nüfusun beraberinde
getirdiği rekabetle hedefi olan adaylar için; lise son sınıfta lise eğitimiyle
paralel bir şekilde yapılan çalışmalar yeterli olmayabiliyor. Bunun sonucunda
da bir çok öğrenci ilk sene gelen sonucu bir kenara bırakıp hayallerine ulaşmak
için bir veya birkaç sene daha hazırlık sürecini uzatıyor, kısaca mezuna
kalıyor.
Mezun öğrenciler ilk seneki
sıralamalarına bakılmaksızın çevrelerince “kazanamadı” olarak nitelendiriliyor
çoğu zaman. Anlayacağınız sıradan bir üniversite adayına göre mücadele etmeleri
gereken ekstra etmenler söz konusu. Üstelik bu sene tüm bu etmenlerin üstüne
pandemi faktörü de eklendi. Sistemde bir yeri olmayan mezunların bu seneki son
sınıfların müfredat anlamında en azından kendi geldikleri konuma kadar
gelebilmelerini temenni etmekten başka bir çareleri kalmadı. Geçtiğimiz sene
defalarca turladığı konuları sınavda göremeyen bir mezun olarak bu durumun ne
kadar can sıkıcı olduğunun fazlasıyla farkındayım.
Bu yazımda, mezun senesinde
pandemiye yakalanan bir öğrencinin gözünden, pandemi sürecinde mezuna kalanlara
yönelik bazı tavsiyelerde bulunacağım. Mevcut koşullarda bu sene her
zamankinden farklı bir hazırlık süreci yaşayacağımızı kestirmek çok da zor
olmasa gerek. Öncelikle yapmamız gereken kendimizi bu sürece hem mental hem de
fiziksel olarak hazırlamak. Geçtiğimiz sene yaptıklarımızı ve yapamadıklarımızı
bir kenara bırakıp kendimize yeni bir sayfa açmamız gerekiyor. Sınav sonucunu
gördüğünüz andan itibaren mezuna kalma kararını verdiyseniz, bu süreci çoktan
atlatmış olmanız gerek. Eğer benim gibi geleceğine kesin gözüyle baktığınız bir
bölüm yazıp açıkta kaldıysanız biraz daha tramvatik bir başlangıç yaptınız
demektir. Kendinize bir iki hafta verip bu psikolojiden kurtulmanız doğru bir
tercih olacaktır. Unutmayın her şeyi batırmış bile olsanız düzeltmek için
önünüzde çok uzun bir sene var.
Ön hazırlık sürecini
atlattığımızı düşünürsek vermemiz gereken bir başka karar da okuldan uzakta
olduğumuz bu süreçte herhangi bir kurumdan destek alacak mıyız. Ben tek başıma
üstesinden gelemeyeceğimi düşündüğüm için orta halli bir dershaneye
yazılmıştım. Sınıf ortamında olmak, etrafınızda sizin gibi mezuna kalan
arkadaşlarınızın olması iyi hissettirebiliyor. Salgın şartlarında bu konu
farklı bir boyut kazandı. Yüz yüze eğitimin çok da sağlıklı bir şekilde
yapılamayacağını göz önünde bulundurmalıyız. Bu sebepten ötürü eğer bir
dershaneye yazılacaksak, aradığımız kriterler daha farklı olmalı.
- Kurumun fiziki imkanları salgın için önlem
almaya müsait mi? (sosyal mesafe hijyen vb.) - Uzaktan eğitimin kalitesi Youtubedaki eğitim
kanallarının ötesine geçebilecek mi? - Rehberlik, ödev takibi vb. konularda nasıl bir
yol haritası izlenecek? - Karantina koşullarında evlere kaynak ve deneme
gibi materyaller kargo yoluyla gönderilecek mi?
En can alıcı konu 4. madde belki
de. Herkesin evde kaldığı dönemde kitap siteleri ne yazık ki oluşan talebi
karşılamakta zorlanıyor. Bir deneme için haftalarca beklemek, bir çoğunu ise
hiç bulamamak geçtiğimiz sene yaşadığımız sorunlardan bazılarıydı. Kaydolacağınız
kurumla bu durumları konuşmanızı şiddetle tavsiye edelim.
Destek alıp almayacağınıza da
karar verdikten sonra belirlemeniz gereken bir diğer durum: çalışma ortamınız.
Mevcut şartlarda kendimizi kütüphane veya dershane gibi dış mekanlarla
sınırlamamız pek de doğru olmaz. Evet, evde çalışmaktan bahsediyorum. Bu durum
herkes için zor, bazılarımız için çok daha zor olabilir. Ama buna mecbur kalma
ihtimalimizi de göz önünde bulundurmalıyız. Lise hayatı boyunca iki saat bile
evde ders çalışamayan ben, bu süreyi karantina koşullarında günlük 12 saate
kadar çıkardım. Unutmayın, “Ben yapamam” dediğiniz bir çok şeyi yapacağınız bir
dönem olacak bu yıl. Efsane komutan
Hannibal’ın da dediği gibi, ya bir yol bulacağız ya da bir yol yapacağız.
Kendinizde bu motivasyonu bulamıyorsanız seneye 1-0 geride başlıyorsunuz
demektir.
Sınava hazırlanan öğrencilerin en
büyük problemi belki de motive olamamak. Bir çoğumuzun beklentisi bir video
izleyerek veya birkaç şarkı dinleyerek bu problemin üstesinden gelmek. Maalesef
ki işler böyle yürümüyor. En büyük motivasyon kaynağımız kendimize koyduğumuz
hedefler olmalı. Hayalleriniz uykularınızı kaçırmıyorsa onları gerçekten
istemiyorsunuz demektir, demiş ünlü bir düşünür. Yastığa kafasını koyduğu an
uykuya dalan biri olarak mayıs ve haziran aylarının en uykusuz kaldığım günlerinde dahi
geceleri uyku problemi yaşadığımı rahatlıkla söyleyebilirim.
Bir başka sıkça karşılaşılan
sorun da nereden başlayacağını bilememek. Bu sorunla kafanızı yormak yerine
herhangi bir yerden zaman kaybetmeden başlamak en doğrusu. Sınavda çıkacağı
garanti olan TYT ve 11.sınıfın ilk dönem konularından en keyif aldığınız kısmı
seçerek kendinize ders çalışma alışkanlığı kazandırmanızı tavsiye ederim.
Şahsen ben türev çözerek başlamıştım 🙁 Bir çoğumuzun öğrenmesi gereken ilk şeyin
belki de ders çalışmak olduğunu düşünürsek sevdiğimiz konulardan başlamak doğru
bir tercih olacaktır. Tabiki başlangıçta bir uyum süreciniz olacaktır. Benim salgın
dönemi evde çalışmaya uyum sağlamam neredeyse 1 ayı bulmuştu. Sizin de
ritminizi bulmak için kendinize böyle bir süre tanımanız gerekebilir.
Değinmek istediğim son konu ise
karşımıza çıkan olağanüstü salgın şartlarını bir fırsata çevirebilecek olmamız.
Eğitimin kesintiye uğraması muhtemel bir sene de mezuna kaldığınızı unutmayın.
Üniversite kazanan arkadaşlarınız da kampüslerine kavuşmak için belli bir süre
bekleyecekler. Ayrıca mevcut gidişat gösteriyor ki; şu an için dahi kısıtlı
olan sosyal hayat, kış döneminde yeniden geçtiğimiz sene olduğu gibi durma
noktasına gelecek. Anlayacağınız ders çalışmaktan başka çok bir alternatifiniz
olmayacak 🙂 Karantina, evde kalmak, sınavın ertelenmesi, müfredatta yapılacak
değişiklikler gibi durumlarla zihninizi meşgul etmemeye çalışın. Bu tür
durumlarda motivasyonunu koruyanların rakiplerinin önüne geçtiğini aklınızdan çıkarmayın.
Umarım her şeyin hayal ettiğiniz gibi geçtiği bir sene yaşarsınız. Şimdiden
başarılar!