Mesleğinden vazgeçip farklı bir kariyer arayışına giren de var, hayalini kurduğu butik bir pastaneyi açmak için yola çıkan ve hatta yurt dışında kendi okulunu açıp aşçılık eğitimi vermek isteyen de… Ama herkesin ortak bir noktası var; Chef’s Table Mutfak Akademisi!
İşte bu öğrencilerden bazılarının hikayeleri ve onların Chef’s Table Mutfak Akademisi ile ilgili düşünceleri:
Rozerin Karataş – Profesyonel Pastacılık & Ekmekçilik
Kurs için Diyarbakır’dan İstanbul’a gelen Rozerin Karataş hayallerini gerçeğe dönüştürmek için eğitim alanlardan. Lisede ve üniversitede gıda ve ziraat ile ilgili bölümlerde okuyan Rozerin, her zaman annesi ile kendi dükkanlarını açabilme hayaline sarılıp, ailesinde lokantacılık işi yapanlar olmasına rağmen pastacılığa yönelmiş durumda.
Chef’s Table Mutfak Akademisi’ne gelmeden önce farklı kurslara da giden Rozerin, akademinin sıcaklığı ve samimiyeti sayesinde burada eğitim almaya karar verdiğini ve çok mutlu olduğu söylüyor.
“Şefin yaptığı her şeyi rahatlıkla görebilme olanağı sunan U düzen uygulamalı eğitim sayesinde diğer arkadaşlarımızın da ne yaptığını görerek, gerektiğinde bir hatamız olduğunda birbirimizi uyararak yardımcı oluyor ve daha verimli bir eğitim alıyoruz.” diyen Rozerin, pasta ve ekmekçilik üzerine Diyarbakır’da farklı bir yer açarak bir ilki gerçekleştirmek istiyor.
Şengül Köroğlu Zubeir – Profesyonel Aşçılık
Kabin memuru olarak çalışmak için Cidde’ye yerleşen Şengül Köroğlu Zubeir, kurs için ülkesine geri dönenlerden. New York’ta katıldığı bir workshop sonrasında mutfakla özellikle yakından ilgilenmeye başlayan Şengül, hem internetten yaptığı araştırmalar hem de birebir görüşmeleri sonucunda Chef’s Table Mutfak Akademisi’ni seçmiş.
Şengül, akademinin samimiliği dışında eğitim konusundaki anlaşılırlığı ile günümüz eğitim sistemine uygunluğunun ve birebir insan odaklı çalıştıklarını görmenin ilgisini çektiğini ve sınıfta eğitim sırasında sadece kendisi varmış gibi hissettiği için Chef’s Table Mutfak Akademisi’ni tercih ettiğini belirtiyor.
Şengül Köroğlu Zubeir, “U düzen uygulamalı eğitim sayesinde sıraya girmeden rahatlıkla şefi görebilmek çok fark yaratıyor ya da nasıl göreceğim diye bir stresin olmuyor. Rahatlıkla dersi takip edebiliyorsunuz.” şeklinde düşüncelerini ifade ediyor.
Kadınlara daha çok eğitim ve faaliyet alanı verilmesi gereken bir ülkede ve şehirde yaşadığını belirten Şengül, “Buradan sonra tek dalda farklı uzmanlık kurslarına gitmek de alternatifler arasında olabilir ama bu iş ile ilgili illa maddi bir şey yaparsam hayallerimi gerçekleştirmek için yapacağım tek şey, kadınlara eğitim vermek olur.” şeklinde konuştu.
Oktar Bayram Soysal – Profesyonel Aşçılık
İzmir’de yaşayan, eğitimi için İstanbul’da bulunan Oktar Bayram Soysal üniversitedeyken kendisini mutfakta daha mutlu hissedince aşçı olmaya karar vermiş.
Serkan Bozkurt’u daha önce televizyondan da tanıyan Oktar, akademiyi görünce hemen kayıt olmuş. “Sınıf içerisinde arkadaşlarımızla enerjimiz çok yüksek ve burada bulunmaktan çok keyif alıyoruz. Yaptığınız iş güzel olunca yedikleriniz de sizi cennet bahçelerinde dolaştırıyor, o derece güzel şeyler çıkıyor. Bundan önceki yemek bilgimiz şimdiye nazaran hiç yokmuş, çok farklı şeyler öğrendik yemekle ilgili. Chef’s Table Mutfak Akademisi’nde ezberci bir eğitim yok, biraz mantık işliyor, tarif üzerinden çalışmıyoruz. Yemeğin nasıl işlendiği konusunda bilgiler ediniyoruz.” şeklinde konuştu.
Oktar, U düzen uygulamalı eğitim sayesinde direk şefi görerek, göz teması kurarak, yüz yüze bir eğitim sistemine sahip olmanın çok verimli olduğundan, şef bir şey anlatır veya yaparken ondan görüp öğrenebilmenin rahatlığından bahsediyor.
Oktar’ın hayali ise eğitim sonrasında İzmir’de ya da yurt dışında iyi bir otelde çalışmak. Chef’s Table Mutfak Akademisi’nin vermiş olduğu eğitim sayesinde kendilerine iş imkanı sağladığını belirten Oktar, okulun isminin Türkiye’de direkt iş bulmada büyük bir payının olduğunu söylüyor.
Tuğba Melis Özkan-Profesyonel Aşçılık
Gastronomi okumak isteyen Tuğba Melis Özkan, babasının çevresindeki bir çok şefin “Aşçılık pratiktedir.” demesi üzerine mutfak akademisinde eğitim almaya karar vermiş. Tüm okulları gezen Melis’in tercihi daha samimi bulduğu Chef’s Table Mutfak Akademisi olmuş ve bilgi almaya geldiği ilk andan itibaren şefler ile direkt görüşebilmek Chef’s Table Mutfak Akademisi’nde Melis’i en çok etkileyen unsurlardan.
Eğitiminde 2 ayı geride bırakan Melis, öğrendikleri püf noktaların ve şeflerin tek tek kendileriyle ilgilenmelerinin kişisel gelişiminde en etkin rol alan noktalar olduğunu söylüyor. 2 ay kulağa az gibi geliyor ama hiç yapamayacağımı düşündüğüm yemekleri şu an rahatlıkla yapabiliyorum, diyerek heyecanını dile getiriyor.
“U düzen eğitimden çok memnunum, sıra sıra bir düzenden daha verimli. Televizyon ekranı yerine eğitmenlerimizi bire bir görmek çok daha iyi. Kendileri tarafından yanlışlarımız düzeltiliyor, eğitmenlerimiz anlatım sonrasında hepimizi teker teker dolaşıyor.” diyor.
Melis burada eğitimini tamamladıktan sonra İstanbul’da bir staj programına katılacak. Daha sonra ise Amsterdam’da bir İtalyan restoranında staj yapacak. Yapacağı bu staj için olumlu yanıt almasında ise Chef’s Table’ın adının oldukça etkili olduğunu söylüyor ve Chef’s Table’ın WACS sertifikası sayesinde tüm dünyada kabul görebildiğini belirtiyor. Melis’in hayali ise kendisine ait bir yer açmak. Bu konuda da okulun vermiş olduğu eğitimden çok memnun olduğunu belirten Melis, aynı zamanda kendilerine verilen proje ödevlerinde de bir mutfak tasarladıklarını; çalışanlardan mutfak ekipmanları, mutfağın çizimi, restoran kapasitesi ve sofra düzenine kadar her şeyi bilme seviyesine getirildiklerini belirtiyor.
Melisa Kuzmenko – Profesyonel Aşçılık
20 senedir Türkiye’de yaşayan Melisa Kuzmenko, eğitim için Antalya’dan gelerek İstanbul’da yerleşmiş.
Daha internette araştırma yaptığı ilk andan itibaren okulun sıcaklığını hissetmeye başladığını belirten Melisa, Chef’s Table’da eğitim almaya karar verdiğini söylüyor. Son derecede kaliteli bir eğitim aldıklarını belirten Melisa, bir yabancı olarak her şeyi anladığını, istendiği takdirde de şeflerin tekrar tekrar anlattıklarını belirtiyor.
Ayrıca “U düzen uygulamalı eğitimin çok yararı oluyor. Biz eğitmenimizi, eğitmenimiz de bizleri rahatlıkla görüyor hatta biz de karşı taraftaki arkadaşlarımızı görüyoruz. Eğitim sonrasında bir otelde çalışmak istiyorum. Oldukça profesyonel bir eğitim alıyoruz. Yemek şu şekilde pişmeli yerine neden, nasıl oluyor, daha kolay nasıl olur, masrafı az tutarak faaliyeti nasıl yüksek tutacağız diye düşündüğümüz bir eğitim alıyoruz. İyi ki buradayım, iyi ki Chef’s Table’ı seçtim! Şefler ve öğrenciler arasında çok iyi bir iletişim var ve yaş farkını asla hissetmiyorsun. Ben 40 yaşındayım, 19 yaşında öğrencimiz de var. Hepimiz aynı seviyede arkadaşız. Çok memnunum!” şeklinde konuştu.