5 Aralık 1934 ‘te ‘‘ Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı’’ veren yasanın kabul edilmesiyle ülkemizde her yıl bugün Kadın Hakları Günü olarak kutlanıyor. Bu yıl ise 82. Yıl dönümünü kutluyoruz.
‘‘ Daha esenlikle daha dürüst olarak yürüteceğimiz yol vardır. Bu yol, Türk kadınını çalışmamıza ortak yapmak, ilmi, ahlaki, sosyal, ekonomik yaşamda erkeğin ortağı, arkadaşı, yardımcısı ve destekleyicisi yapmak yoludur.’’ Mustafa Kemal Atatürk
Bir toplumun gelişme düzeyinin en önemli göstergelerinden biri şüphesiz kadınların saygınlığı, üretim ve yönetimdeki yeriyle doğrudan bağlantılıdır. Bu özel günde dilerseniz biraz Türkiye ve dünyada kadınlara verilen önemden ve 82 yılda olanlardan bahsedelim.
Türkiye’de 1934’ te bu hak verildiği dünya gözlerini Türkiye’ye dikmiş ve örnek alarak kadınlara haklar verilmeye başlanmıştı. Ancak geldiğimiz şu noktada durum içler acısı. Ataerkil aile yapısından gelen kültürümüz sebebiyle yıllarca kadınlar ezilmiş, cevherleri fark edilemeden yok olup gitmişlerdir. Unutmayalım ki ister filozof, ister cumhurbaşkanı olsun onları yetiştiren bir kadın ve her şeyi aslında kadınlara borçluyuz.
Dünya Tarihine Yön Vermiş Kadınlar
- Akitanyalı Eleanor
Yaşadığı çağın en güçlü kadınlarından biri olan Elenaor Fransa ve İngiltere’nin 12. Yüzyıldaki gidişatına yön vermiş, 15 yaşında Fransa’nın en büyük vilayetinin başına geçmiş Avrupa siyasetini derinden etkileyen gelmiş geçmiş en üçlü kadın olarak bilinmektedir.
- Isabella
İspanya’yı bir krallıktan dünyanın en büyük imparatorluğuna çevirmesiyle unutulmaz bir karakter olan Isabella, aynı zamanda adı geçmese bile Amerika’nın keşfinde Columbus’un seferini finanse eden ve sonrasında kurulan İspanya Krallıklarını tek bir imparatorluk çatısı altında toplayan, yenidünyanın ilk büyük hükümdarı olarak bilinmektedir.
- Kraliçe Viktorya
Aynı anda hem en çok toprak parçasına ve insana hükmeden devlet lideri olarak hem erkekler hem de kadınlar arasında bir rekora imza atmıştı. 458 milyon insanı tebası altında toplayan Viktorya’ nın hükümdarlığı ‘‘ Viktorya’nın Dünyası’’ olarak anılmıştır.
- Coco Chanel
Sadece devlet hükümdarları değil, iş sahibi kadınlar da tarih boyunca dünyaya yön vermiştir. Bu kadınlar arasında belki de en meşhur olanı Coco Chanel’dir. Tekstil ve moda üzerine kurulu kariyerinde moda endüstrisinde tek başına yön vermiştir.
- Marie Curie
Bilim tarihi açısından çok önemli tespitlere büyük fedakârlıklarla imza atan Curie, modern bilimin kurucuları arasında gösterilmektedir.
- Florance Nightingale
Modern hemşireliğin kurucusu olarak ön plana çıkan Nightingale bugün, sağlık sektöründe pek çok hastaneye adı verilen önemli bir isimdir. Londra’da ilk hemşirelik okulunu açan ve Liyakat Nişanı alan ilk kadın olarak tarihe geçen Nightingale, dünyadaki sağlık sektörünü kökünden değiştiren önemli isimler arasındadır.
- Angele Merkel
2006’dan günümüze Forbes gibi kaynakların sürekli dünyanın en güçlü kadını olarak gösterdiği Merkel, dünya siyaseti ve politikasına yön veren en önemli isimlerden biridir. Yaşadığımız dünyanın en güçlü kadın figürü olan Merkel, bugün pek çok kadına ilham veren özel isimlerden biridir.
Cumhuriyet Tarihinde İz Bırakmış Türk Kadınları
- Halide Edip Adıvar
Modern kadın harekâtının ve milliyetçilik fikrinin doğuşunda Osmanlı’nın son yıllarından beri önderlik etmiş olan Halide Edip, aynı zamanda kurtuluş mücadelesinde önemli katkıları olup Atatürk ile çalışmaları oldukça başarı sağlamıştır. Yazdığı romanlar ile geçmişimize ışık tutarken Cumhuriyet kadını figürünü de hafızalara kazınmıştır.
- Sabiha Gökçen
Türk kadınını ve Türk toplumunu Avrupa’da tanıtan, ilk Türk kadın pilot olarak tarihe geçen Gökçen, uzun yıllar başöğretmenlik de yaptı. Dünya tarihine adını yazdıran 20 havacıdan biri oldu. Aynı zamanda Türk kadınına rol model olarak kadının birçok alanda çalışabileceğini gösterdi.
- Türkan Saylan
Kendisini hastaları tedavi etmeye ve Türkiye’deki çağdaş yaşamayı desteklemeye adayan Saylan, Türkiye’de sağlık koşulları kötü durumda olan pek çok çocuğun hayatını kurtarmış ve topluma kazandırmıştır. Aynı zamanda eğitime verdiği destekle adından söz ettirmiştir.
Tarihe yön vermiş bu kadınlarımız daima ışığımız olacak ve onların yolundan ilerlemek için canla, başla uğraşacağız elbette. Ancak bugünün kadınlara verilmesindeki seçme ve seçilme konusuna gelecek olursak durum çok da parlak değil. Bugün TBMM’de görev yapan 550 milletvekilinden yalnızca 81’i kadındır. 27 üyeli Bakanlar Kurulu’nda ise sadece 1 kadın bakan vardır.
Ekonomik açıdan bakıldığında toplumumuzda kadın girişimci sayısı oldukça azdır. Kadını çalışma hayatının ve özellikle girişimciliğin içinde daha fazla görmek adına çalışmalar arttırılmalıdır. Kadınlar için oluşturulan özel girişimcilik seminerleri aynı zamanda kadınların girişimciliğine özel verilen geri ödemeli ya da ödemesiz olarak krediler de mevcuttur. KAGİDER (Türkiye Kadın Girişimcilik Derneği) ile kadının topluma kazandırılması için birçok yatırım ve çalışmalar da yapılmaktadır.
Oysaki ülkemizin sürdürülebilir bir şekilde kalkınması ve toplumsal refahı yükselterek hedeflerine ulaşması için çoğulcu demokratik bir siyaset yapılanması şarttır. Kadınların yeterince temsil edilmediği bir toplumda ve siyasi yapıda Türkiye’yi çoğulcu demokratik bir rejime ve çağdaş uygarlık seviyesine taşımakta zorlanacaktır. Kadınların siyasette yeterince temsil edilmediği bir ortamda Türkiye’yi geleceğe taşıyacak ortak akıl ortaya çıkamayacaktır.
Tüm bunlar hali hazırda devam ederken gündemimizden düşmeyen kadın cinayetleri, tecavüz, şiddet olaylarından da bahsetmek gerekir. Sayısal verilerle destekleyecek olursak Türkiye’ de son 5 yılda 1154 kadın öldürüldü. Birçoğunun katili dışarıda ve kadınların hiçbir savunma gücü yok. Birçok kadın cinsel istismara maruz kalıyor ve sesini duyan yok. Birçok kadın her gün şiddet görüyor. Seslerini, sesimizi duyan yok! Kadınlar bir toplumun yapıtaşlarındandır. Kadınlar yüceltilmedikçe, bastırılmaya sessiz kalmaya devam edildikçe bir toplum ilerleyemez. Lütfen bu günde daha da çok bilinçlenerek bu konuya duyarlı olalım. Bu gidişata dur demek, bu duruma engel olmak bizlerin elinde sessiz çığlıklar yerini sesimizi duyurarak bu soruna müdahale etmeliyiz. Dünyanın ve ülkemizin gelişimi için kadınlar topluma kazandırılmalı. Kazandırılmalı ki gelişip büyüyebilelim.
Bu güne bize kazandıran Mustafa Kemal’in dediği gibi
‘‘ Ey kahraman Türk kadını! Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.’’
