MIT ve Accenture Sanayi ve Teknoloji Birleştirme Girişimi, girişimden destek alacak üç yeni araştırma projesi seçti. Araştırma projelerinin amacı teknoloji ve inovasyondaki birleşimi sancısız bir şekilde gerçekleştirmeyi sağlamak.
MIT Mühendislik Okulu’nda kurulan ve şu anda üçüncü yılında olan MIT ve Accenture Birleştirme Girişimi, içgörüleri paylaşmak ve birbirlerinden öğrenmek için iş dünyasından ve akademiden teknolojik uzmanları bir araya getirme misyonunu daha da ileriye taşıyor. Yakın zamanda, Patrick J. McGovern (1959) İşletme Profesörü Thomas W. Malone, girişimin ilk fakülte lideri olarak girişime katıldı. Araştırma projeleri girişimin üç temel odak alanıyla ilgilidir: sürdürülebilirlik, dijital sağlık ve işin geleceği.
Mühendislik Fakültesi Dekanı ve Vannevar Bush Elektrik Mühendisliği ve Bilgisayar Bilimleri Profesörü Anantha Chandrakasan: Bu araştırma ekiplerinin geliştirdiği çözümler muazzam bir etki yaratma potansiyeline sahip. Bunlar, girişimin teknoloji ve endüstri birleşimini ele alan veri odaklı araştırmaları ilerletmeye odaklanmasını somutlaştırıyor.
Accenture Kıdemli Genel Müdürü Kenneth Munie şunları söyledi: “Üretken yapay zeka, dijital ikizler, kuantum hesaplama ve diğer teknolojilerdeki gelişmelerin yönlendirdiği bilim ve teknolojinin yakınlaşması, Accenture ve MIT’nin bu ortak araştırmayı üstlenmesi için bunu özellikle heyecan verici bir zaman haline getiriyor. Sürdürülebilirlik, dijital sağlık ve işin geleceği konularına odaklanan üç yeni araştırma projemiz, çalışma ve yaşama şeklimize fayda sağlayacak gelecekteki yeniliklere rehberlik etme ve bunları şekillendirme potansiyeline sahip.”
İş kümelenmelerde net sıfıra yolculuk hızlandırılıyor
Dünyanın dört bir yanındaki ülkeler tarafından belirlenen iddialı iklim hedeflerine ulaşmak için artan sera gazı emisyon eğilimlerinin hızla tersine çevrilmesi gerekiyor. Bir veya daha fazla endüstriyi temsil eden coğrafi olarak aynı yerde bulunan veya başka şekilde hizalanmış şirket grupları olan endüstriyel kümelenmeler, küresel olarak sera gazı emisyonlarının önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Büyük enerji tüketicilerinin yakın çevrede “kümelendiği” endüstriyel kümelenmeler, talebin toplanmasını ve fiziksel enerji tedarik altyapısına koordineli yatırım yapılmasını sağlayarak düşük karbonlu çözümleri ölçeklendirmek için potansiyel bir platform sağlar.
Bu proje üzerinde çalışan araştırma ekibinde Trancik’in yanı sıra IDSS’de doktora sonrası araştırmacı olan Aliza Khurram; IDSS araştırma bilimcisi Micah Ziegler; Accenture’da küresel enerji dönüşümü hizmetleri lideri Melissa Stark; Accenture’da strateji danışmanlığı yöneticisi Laura Sanderfer; ve Accenture’da kıdemli strateji analisti Maria De Miguel.
Çocuklukta obezitenin ortadan kaldırılması
Anette “Peko” Hosoi, Neil ve Jane Pappalardo Makine Mühendisliği Profesörüdür. Çalışmalarındaki ortak tema, biyolojik sistemlerin şekil, kinematik ve reolojik optimizasyonunun, yeni ortaya çıkan yumuşak robotik alanına yönelik uygulamalarla temel olarak incelenmesidir. Projesi, çocukluk çağı obezitesine yönelik müdahaleler için bir yatırım getirisi (ROI) hesaplayıcısı oluşturmak amacıyla hem mevcut çalışmalardan elde edilen verileri hem de sentetik verileri kullanacak; böylece şirketler, azaltılmış sağlık bakım maliyetlerinin ötesinde yatırımlarının geri dönüşünü daha erken belirleyebilecek.
Çocukluk çağı obezitesi tek bir şirket, endüstri, ilaç, uygulama veya program tarafından çözülemeyecek kadar yaygındır. Çocuklar üzerindeki fiziksel ve duygusal etkiye ek olarak toplum, aşırı sağlık harcamaları, iş gücü verimliliği kaybı, düşük okul performansı ve artan aile travması nedeniyle de bir maliyete katlanıyor. Anlamlı çözümler, toplumun farklı kesimlerini temsil eden, soruna, ekonomik faydalara ve yatırım getirisine ilişkin ortak bir anlayışla birlikte çalışan birden fazla kuruluşun olmasını gerektirir. ROI’yi tek bir kuruluş için savunmak özellikle zordur çünkü yatırım ve getiri uzun yıllarla ayrılabilir ve asimetrik yatırımları, getirileri ve risk tahsisini içerebilir. Hosoi’nin projesi, belirli bir kuruluşun çocuklukta obeziteyi azaltmaya yönelik programlara yatırım yapmasına yönelik teşvikleri değerlendirecek.
Pandemi sonrası istihdam sorunuyla başa çıkmak
Thomas Malone, MIT Sloan Yönetim Okulu’nda Patrick J. McGovern (1959) Yönetim Profesörüdür ve MIT Kolektif Zeka Merkezi’nin kurucu direktörüdür. Araştırması, yeni organizasyonların bilgi teknolojisinin sağladığı olanaklardan yararlanacak şekilde nasıl tasarlanabileceğine odaklanıyor. Bu projede Malone’a, araştırmaları çalışma ekonomisi, pazar tasarımı ve bilgi sistemlerinin kesişimine odaklanan, MIT Sloan Yönetim Okulu’nda Richard S. Leghorn (1939) Kariyer Geliştirme Profesörü John Horton da katılacak. Malone ve Horton’un projesi, salgının ardından öğrenilen derslerin yardımıyla çalışma hayatının geleceğini yeniden şekillendirmeye çalışacak.
Kovid-19 salgını iş ve istihdam açısından büyük bir aksaklık yarattı ve pandemi geriledikçe hükümetlerin, işletmelerin ve diğer kuruluşların arzu edilen bir istihdam durumuna geçişi nasıl yönetmeleri gerektiği hiç de net değildi. GPT-4 gibi doğal dil işleme algoritmalarını kullanan bu proje, başvuru sahiplerini gerekli işlerle daha iyi eşleştirmek, yeni iş türleri oluşturmak, ihtiyaç duyulan beceri eğitimini değerlendirmek ve kadınların dahil edilmesine yardımcı olacak müdahaleleri belirlemek için şirketlerin yapay zekayı kullanabileceği yeni yolları belirlemeye çalışacak.
Araştırma ekibinde Malone ve Horton’a ek olarak, MIT Kolektif Zeka Merkezi’nde müdür yardımcısı ve araştırma bilimcisi olan Rob Laubacher ve MIT Kolektif Zeka Merkezi’nde yönetici direktör ve MIT Horizon’da kıdemli direktör Kathleen Kennedy yer alacak. Ekipte ayrıca Accenture yapay zeka genel müdürü Nitu Nivedita ve Accenture veri bilimi kıdemli yöneticisi Thomas Hancock da yer alacak.
Kaynak: MIT
