Hawking Arşivi, 20. ve 21. yüzyılın en ünlü bilim insanlarından biri olan Stephen Hawking’in olağanüstü yaşamını ve kariyerini belgeleyen kapsamlı bir koleksiyon. Arşiv, bilimsel makaleler, Zamanın Kısa Tarihi adlı çok satan kitabının erken taslakları ve kişisel yazışmalar dahil olmak üzere on binlerce sayfa içeren 113 kutudan oluşmaktadır. Ayrıca, Papa, Başkanlar ve halkla olan karşılaşmalarından hatıralar, The Simpsons, The X Files ve Futurama gibi popüler medyada yer aldığı programların senaryoları ve fotoğrafları da arşivde yer almaktadır.
Bilimsel materyallerin yanı sıra arşivde, 1986’da trakeostomi ameliyatından sonra iletişim sistemiyle dikte ettiği ilk mektuplardan biri de dahil olmak üzere ailesine yazdığı kişisel mektuplar bulunmaktadır. Bu materyallerin kataloglanması, Science Museum Group Journal’ın özel bir sayısında yer alan ve Science Museum uzmanlarının görüşlerini içeren bir makale ile birlikte sunulmuştur. Dr. Katrina Dean ve Hawking Arşivcisi Susan Gordon’un yazdığı bir makale de bu sayıda yer almaktadır.
Stephen Hawking’in eski ofisi artık Londra’daki Science Museum’da bulunuyor. Bu koleksiyon, 2021 yılında Cambridge Üniversitesi’nden müzeye aktarılan tekerlekli sandalyeleri ve konuşma sentezleyicileri gibi 1.000’den fazla nesneden oluşmaktadır. Bu transfer, Hawking’in binlerce sayfa içeren makalelerinin Cambridge’de kalmasını sağlarken, fiziksel nesnelerin müzede sergilenmesini sağlayan önemli bir “Acceptance in Lieu” (AIL) anlaşmasının bir parçası olarak gerçekleşmiştir.
Arşiv, sadece Hawking’in bilimsel katkılarını değil, aynı zamanda nükleer silahsızlanma, engelli hakları ve Sovyetler Birliği’ndeki bilimsel meslektaşlarına destek gibi alanlardaki aktivizmini de gözler önüne sermektedir. Hawking’in bu konulara olan bağlılığı, engelliler için erişilebilirliği artırma çabalarında ve Soğuk Savaş sırasında barış ve insan hakları savunuculuğunda açıkça görülmektedir.
Susan Gordon, arşivi kataloglamak için 28 ay harcamıştır ve koleksiyonun yalnızca Hawking’in önde gelen bir fizikçi olarak yükselişini değil, aynı zamanda bir pop kültür ikonu olarak etkisini ve önemli davaları savunma konusundaki kararlılığını nasıl belgelediğini vurgulamaktadır. Arşiv ayrıca Hawking’in fiziksel sınırlamalarına nasıl uyum sağladığını ve çalışmalarında ve iletişiminde büyük rol oynayan yardımcı teknolojileri nasıl benimsediğini de göstermektedir.
Science Museum Group Journal’daki Gordon ve Dean’in makalesi, geleneksel ve dijital içeriği harmanlayan materyallerin arşivlenmesinin zorluklarını ele almakta ve el yazısıyla yazılmış taslaklardan dijital dosyalara kadar çalışma ve iletişim yöntemlerinin evrimini yansıtmaktadır. Arşiv, Hawking’in işbirliklerine, yardımcı teknolojiyi kullanımına ve hem bilimde hem de toplumda devam eden etkisine dair eşsiz bir bakış sunmaktadır.