Brexit Nedir?

BREXIT

Brexit, kelime kökeni olarak araştırıldığında Br (Britain) ve
Exit (Çıkış) kelimelerinin birleşmesiyle oluşan ve Britanya’nın Avrupa Birliği
(AB) ile yollarını ayırması anlamına gelen bir kısaltmadır.

Büyük Britanya, 23 Haziran 2016 tarihinde yaptığı referandumla 1973 yılında üye olduğu AB’den çıkma kararını %52’ye %48 oyla onayladı. Ve Lizbon antlaşmasının 50. Maddesi devreye girdi. Şimdi ise Büyük Britanya’nın AB’den ayrılması demek sadece İngiltere’nin değil diğer 3 ülkenin de (Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda) ayrılması anlamına geliyor.

BÜYÜK BRİTANYA VE BREXIT

Brexit ilk olarak David Cameron tarafından bir seçim vaadi olarak ortaya atıldı. Muhafazakâr Parti olarak da bilinen “ConservativeandUnionistParty” lideri Cameron, bir dönem daha seçilmesi halinde Brexit’i referanduma sunacağını bildirdi ve halktan çok büyük bir destek gördü. Artık ağızdan çıkan bu söz geri alınamazdı ve bu, sadece iki kelimenin kısaltmasında ibaret olan, “Brexit” kelimesi gelecekte iki Büyük Britanya başbakanını koltuğundan edecek kadar büyük sorunlar oluşturacaktı.

Cameron’nın bu planı o dönem için başarılı bir sonuç verdi ve Brexit vaadi, amacı olan bir dönem daha iktidar olma fırsatını David Cameron’a sağladı. Cameron seçimden önce söz verdiği gibi Brexit’i halk oylamasına sundu. 23 Haziran 2016 tarihinde gerçekleşen bu referandumdan %48’e karşı %52 oyla

ayrılma fikrine onay çıktı. Peki buna rağmen Büyük Britanya AB’den neden ayrılamadı? Çünkü, ayrılığın ardından kaybedilecek olan avantajlar Büyük Britanya (İngiltere, İskoçya, Galler, Kuzey İrlanda)’ nın dağılmasına zemin hazırlayabilirdi. Ve İngiliz halkına detaylıca açıklanmayan bu sonuçlar, halkın bilinçsiz bir şekilde sandığa gitmesine yol açtı. İlginçtir referandumun yapılıp bittiği günün akşamında İngiltere’de Google üzerinde yapılan yaklaşık 2 milyon araştırma şu şekildeydi “What is the EU” “Whatdoes it mean to leave EU” Bu da zaten çok açık bir şekilde gösteriyor ki İngiltere halkı referandumda neyi onayladığından ve sonuçlarında olacaklarından bihaberdi. Tamamının oy kullanmadığı 47 Milyon seçmeni olan Britanya’da %52’ye %48 sonuçlanan bu sonuç için 2 Milyon hiçte azımsanacak bir sayı değil.

Peki, Büyük Britanya neden AB’den ayrılmak istedi? Siyasi
arenada 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana git gide etkisini kaybeden ve “Güneş
Batmayan İmparatorluk ”tan bu günlere gelen Büyük Britanya, kendini hiçbir
zaman ne tam olarak Avrupalı ne de tam olarak Kraliçe’nin Çocukları gibi
hissedebildi. Bu kültürel ve siyasi açmazda AB’nin özellikle Suriye iç savaşı
gibi birçok olayda çekingen davranması Britanya diplomasisinin alışık olmadığı
bir durumdu. Ayrıca ekonomik olarak Avrupa’da azalan pazar payı ve AB ekonomisinin
Almanya ve Fransa çıkarlarına göre hareket ettiği düşüncesi de Büyük
Britanya’yı eskiden olduğu gibi Hint-Çin pazarına yeniden açılma fikrine
yöneltti.

Britanya referandum sonucunda AB’den direkt olarak ayrılamadı. Çünkü sonucunda çok çeşitli senaryoları da beraberinde getiren Brexit’in gerçekleşmesini istemeyen birçok unsur mevcuttu.Bunların başında Kuzey İrlanda geliyor, Kuzey İrlanda ve İrlanda Cumhuriyeti arasında geçen iç savaş “Good Friday” antlaşmasından sonra yeni yeni sonlanıyor ve iki ülke arasındaki ilişkiler iyiye gidiyor. Büyük Britanya’nın AB’den anlaşmasız bir şekilde ayrılması demek Kuzey İrlanda ile İrlanda Cumhuriyeti arasına bir duvar örmek demek. Bugün Kuzey İrlanda ve İrlanda Cumhuriyet’i arasında seyahatler pasaportsuz ve gümrüksüz bir şekilde gerçekleşiyor. Hatta Belfast’ta oturup Dublin’e işe giden insanlar bile var.Buna karşın bir “Backstop” maddesi konuşuluyor. Backstop maddesi “Good Friday” antlaşmasının gerekliliklerinin yerine getirileceğini güvence altında tutmayı ve ortak gümrük alanının kurulmasını kapsarken, İrlanda Cumhuriyeti ve Kuzey İrlanda arasındaki sınırın oluşmasını da engellemek amacı taşıyor.

Brexit sürecinde Sterlin’de de çok ciddi değer kayıpları yaşandı, İngiltere borsası olumlu yönde bir gelişim göstermekte oldukça zorlandı ayrıca bu süreç içerisinde İngiltere’den Frankfurt ve Amsterdam başta olmak üzere Avrupa’nın başka kentlerine taşınan şirketler oldu. Çok açık bir şekilde İngiltere ekonomisinde bir değişim, bir daralma olacağına kesin gözüyle bakılan bu sürecin aynısının İskoçya’da yaşanmasını istemeyen İskoç vatandaşlar, anlaşmasız bir Brexit’i kesin olarak desteklemediklerini her fırsatta dile getirdiler. Yeni bir referandum ya da bir erken seçim isteyen İskoçya, böylesine önemli bir kararın “25 Sterlin” karşılığında üye olunan bir parti (ConservativeandUnionistParty) içerisindeki 160.000 kişinin oyuyla seçilmiş bir başbakanın (Boris Johnson) vermemesi gerektiğini savunarak 47 Milyon seçmenin seçimlerini yansıtmadığını düşünüyor. Brexit süreci Büyük Britanya’nın kendi içerisinde çatırdamasına yol açıyor. 63 ülkeden ve yaklaşık 2,5 milyar kişilik bir pazardan oluşan Ortak Refah Topluluğu’nun (Commonwealth)  başındaki ülke olmasına rağmen İngiltere de AB’den ayrılma sürecinin getirilerini ve götürülerini net olarak kestiremiyor.

Boris Johnson ve Brexit

Bu sancılı dönemin altından kalkmakta zorlanan Cameron, referandumdan yalnızca 3 ay sonra görevinden istifa etti. Bu sürecin ardından çok büyük bir rekabete girmeden kolayca başa geçen Theresa May, Brexit’in oluşturacağı sonuçlardan doğabilecek zararı en aza indirgemek adına Cameron’ın istifası sonrasında Büyük Britanya’nın AB ile olan bu birlikteliğini anlaşmalı olarak sonlandırabilmek adına çalışmalarına başladı. Bu durumla ilgili AB yetkilileri ile üç kez görüşme düzenledi fakat bu antlaşmaların hiçbirini Parlemento’dan geçiremedi ve 29 Mart’ta gerçekleşmesi gereken Brexit 31 Ekim tarihine ertelendi. Bunun sonucunda yine işin içinden çıkamayan May, görevini bırakmak zorunda kaldı. May’in yerine sadece iktidar partisi içerisinde yapılan bir seçimle partinin yeni liderliğine atanan Boris Johnson Büyük Britanya’nın yeni başbakanı oldu. May’in aksine Johnson’ın AB ile yaptığı Brexit anlaşması parlementodan da onay aldı. Ama tüm bu sürecin 3 günde tamamlanmasını öngören hükümet önergesi reddedildi. Ve Johnson süreci tekrar ertelenmeme sözü alarak 31 Ocak 2020 tarihine erteledi. Ayrıca bu süreç içerisinde Johnson’nın 31 Ekim’de anlaşmasız da olsa Brexit’in uygulanması talebi mecliste reddedilince Johnson 12 Aralık’ta erken seçime gitme önerisi sundu ve bu da reddedildi.

Bunların yanında son dönemde çok dikkat çeken Boris Johnson &Trump birlikteliği de Johnson’un itibarını zedeler nitelikte. AB Dile imzalanmış Brexit sonrası İngiltere ticaretini konu edinen gizli belgelere ulaştığını açıklayan Muhalefet Parti lideri Jeremy Corbyn geçtiğimiz günlerde de İngiltere Sağlık Sisteminin ABD’ye satılmasını öngören belgeleri de paylaşarak Boris Johnson’ın kabinesinin AB’den ayrıldıktan sonra ABD ile birlikte birçok ekonomik teşebbüse girme hazırlığında olduğunu kanıtlamış oldu.

BREXIT AB’Yİ NASIL ETKİLEYECEK?

Büyük Britanya’nın AB’den çıkışının maliyeti iki taraf
açısından da pazarlıklarla ayarlanabilecek bir durum. Ancak öngörülmelidir ki
Brexit’in etkileri yalnızca ekonomik olmayacaktır.

Lisbon antlaşmasıyla ilk kez bir ülkenin AB’den ayrılma ihtimali üzerine bir madde konuşuldu. O döneme kadar böyle bir şey söz konusu olmadı. Bu maddenin ardından İngiltere’nin AB’yi sırtında bir yük olarak görüp bu birlikten ayrılmak üzere ortaya çıkarttığı Brexit birçok Avrupa ülkesine de emsal niteliği taşıdı. Fransa’da Frexit, Yunanistan’daGrexit, İtalya‘daItaleave, Çek Cumhuriyeti’nde Czechout, Avusturya’daOustria, Hollanda’da Nrexit, Danimarka’da Dexsit, Finlandiya’da Finish, Slovakya’da Slovakout ve Portekiz’de Departugal gibi kavramlar ortaya çıktı. Avrupa Birliği gemisi bu şekilde batmanın eşiğine gelmiş durumda. Gemiyi en son terk etmeye niyetli olan Almanya için durum vahim görünmekle birlikte bu konuda elden gelen bir şeyin olmadığı da ortadadır.

Tüm bunların dışında, Brexit’in Büyük Britanya’nın kendi içerisinde parçalanmalara sebep olabileceğine değinmiştik, buna ek olarak anlatmak istediğim bir durum daha var. Katalonya’dan bahsetmek istiyorum. Brexit’in anlaşmasız bir şekilde gerçekleşmesi durumunda İskoçya ve Kuzey İrlanda’nın, Büyük Britanya bünyesinden ayrılıp bireysel olarak AB üyesi olmak adına başvurularda bulunması kuvvetle muhtemel. Böyle bir zeminin oluşması durumunda, daha önceki yıllarda AB üyesi olmak için Katalonya’nın yaptığı başvurular AB parlamentosu tarafından İspanya’nın iç işleri olarak tanımlanmış ve değerlendirilmeye alınmamıştı. Eğer İskoçya ve Kuzey İrlanda’nın bireysel başvuruları kabul edilecek olursa, bu durum bir örnek oluşturabilir ve İspanya-Katalonya ilişkisinde olduğu gibi birçok ülkede de azınlıkların özerklik ilan etmeye teşvik edebilir.

BREXIT TÜRKİYE’Yİ NASIL ETKİLEYECEK?

Brexit sürecinin başlangıcında “Türkiye 80 Milyon nüfusuyla AB’ye girecek ve Avrupa’yı istila edecekler, Türklerle birlikte yaşamak ister misiniz?” şeklinde pankartları kullanarak Brexit’in lehine oy toplamak isteyen İngiliz iktidar partisinin Türkiye için tavrı net denebilir. Asıl soru bizim bu duruma karşı nasıl pozisyon almamız gerektiği. İngiltere, Türkiye’nin Avrupa’da ticaret fazlası verebildiği nadir ülkelerden bir tanesi.  Bu yüzden hızlı bir şekilde pozisyon alıp, yapılması gereken araştırma ve analizlerin ışığında İngiltere ile bir Serbest Ticaret Anlaşması yapılmalı. Maalesef bugün bu iş için oldukça geç kalmış görünüyoruz hatta Brexit hakkında detaylı bir çalışma yapıp bir rapor sunan kurumumuz yok buna üniversitelerimiz de dahil.

Detaylı rakamlar için tıklayınız.

Ve gelelim en merak edilen sorulardan bir tanesine “Ankara Anlaşması (ECAA), Brexit’ten nasıl etkilenecek ?”

Ankara Anlaşması, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının İngiltere’de
iş kurmasını kolaylaştırmaya yönelik yapılan bir anlaşmadır. Bu anlaşma
sayesinde İngiltere’den Serbest Meslek Vizesi alıp İngiltere’de ticaret yapıp,
kalıcı yerleşim veya İngiltere vatandaşlığı alma şansı yakalamak isteyen Türk
vatandaşları oldukça endişeli. Haziran 2018’de anlaşmada yapılan bazı
değişikliklerle bu süreç zaten zorlaştırılmıştı (Örneğin, süresiz oturum izni
için 4 yıl gerekliyken bu süre 5’e çıkmıştı ve başvuru ücreti alınmazken artık
kişi başı 2389 Pound başvuru ödemesi yapılması gerekiyor ve bu çalışma vizesini
alabilmek için yılın en fazla 180 gününde İngiltere’nin dışına
çıkabilirsiniz.).

Brexit’in gerçekleşmesi ile birlikte bu anlaşma
tarihe gömülecek. Ancak bu sert geçişi yumuşatabilmek adına İngiliz Hükümeti,
hali hazırda İngiltere’de bulunan Türk vatandaşların yüreğine su serpecek
nitelikte bir karar aldı. Bu karara göre geçtiğimiz yıllarda İngiltere’ye
gitmiş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Brexit’ten çok fazla etkilenmeyecekler ve
anlaşma şartları onları için aynı şekilde devam edecek.

Öte yandan, Brexit’inBüyük Britanya’daki geleceğinin oldukça
puslu olduğunu biliyoruz. Bu sis hala Büyük Britanya’nın üzerindeyken Ankara
Anlaşması’nın ömrü birkaç yıl daha uzayabilir.

Muhtemel senaryolar şu şekilde;

  1. Ocak 2020’de Büyük Britanya’nın Brexit’i
    anlaşmasız bir şekilde gerçekleştirdiğini varsayarsak, Lisbon Anlaşması’nın 50.
    Maddesi gereğince en az 2 yıllık bir geçiş evresine girilecek ve Büyük Britanya
    bu 2 yılın sonunda AB’ye veda etmiş olacak. Ve bu 2 yıllık süreçte de Ankara
    Anlaşması geçerliliğini koruyacak.
  2. Ocak 2020’de Büyük Britanya’nın Brexit’i
    anlaşmalı bir şekilde gerçekleştirdiğini varsayarsak, Lisbon Anlaşmasında
    belirtilen bu 2 yıllık süreç 10 yıla kadar uzayabilir. Ve yine bu süre zarfında
    Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları Ankara Anlaşması’ndan faydalanabilirler.
  3. Son olarak İngiltere’de bir erken seçim olması
    durumda ya da bir referandum yapma kararı daha çıkartıldığında İngiltere için
    Brexit’i uygulama fikri tamamen ortadan kalkabilir. Bu durumdaysa yine Ankara
    Anlaşması hiçbir sekteye uğramadan devam edecek.

Bu noktada Türkiye’nin yapması gereken, hem
gurbetçilerimizin çıkarlarını savunmak hem de yalnızlaşan Büyük Britanya ile
olan mevcut ticari konumunu korumak ve hatta daha da sağlamlaştırmak amaçlı
birtakım önlemler almaktır.

KAYNAKÇA:

The
Economist; N.9166; p(29-30);“TheBrexitDeal: Coming Closer”;2019

https://www.rutlandmeltonconservatives.org/become-conservative-party-member

https://antlasmalar.com/wp-content/uploads/2017/07/lizbon.pdf

https://www.theguardian.com/politics/eu-referendum

https://www.bbc.co.uk/newsround/14118775

http://www.eurovizyon.co.uk/ingiltere/jeremy-corbyn-den-saglik-sistemi-hakkinda-sok-paylasim-h64802.html

https://www.avrupa.info.tr/tr/abnin-tarihcesi-82

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here