Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüsten (COVID-19) korunmak için hijyene önem vermek ve bağışıklık sistemini güçlendirmek gerekiyor. Hijyen için elleri sık sık sabunla yıkamak (en az 20-30 saniye), el sıkışmamak, ellerimizle yüze ve göze dokunmamak şart. Peki bağışıklığımızı güçlendirmek için neler yapmalı, ne yemeli, ne içmeliyiz? Sabri Ülker Vakfı, sağlıklı yaşam ve dengeli beslenmenin ışığında bağışıklığı güçlendirmek için şu hayati tavsiyelerde bulunuyor:
1- Yeterli ve dengeli beslenin
Sağlığın korunmasında ve hastalıkların önlenmesinde yeterli ve dengeli beslenme temeldir. Yeterli ve dengeli beslenme, bağışıklığınızı güçlendirecek vitamin ve mineralleri sağlayacağından hastalıklara karşı korunmada etkili olacaktır. Hiçbir besin yeterli ve dengeli beslenme için gerekli değişik türdeki besin ögelerinin hepsini içermez. Her gıda farklı besin ögesi yönünden zengindir. Bu nedenle 5 temel besin grubunda yer alan besinlerin yeterli düzeyde alımına özen gösterilmeli. Beslenmede çeşitlilik sebze, meyve, ekmek ve diğer tahıllar, et, süt, yoğurt, yumurta, kuru baklagiller gibi besinlerden belirli miktarlarda ve belirli sıklıkta tüketmekle gerçekleşir. Günlük su/sıvı tüketiminin yeterli olması da çok önemlidir. Yeterli ve dengeli beslenme için örnek sağlıklı beslenme tabağı modeli için:
2- Taze meyve ve sebze tüketin
Taze meyve ve sebze tüketiminin bağışıklık sistemini desteklediği, böylelikle hastalıklara karşı bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi olduğu biliniyor. Bu yüzden çocukları taze meyve ve sebze yemeye teşvik etmek önem taşıyor. Yetişkinler de gün içinde ara öğünlerde taze sebze ve meyveleri tüketerek günlük beslenmede vitamin içeriğini artırılabilir. C vitamininden zengin beslenme boğaz ağrısı, burun akıntısı gibi bazı belirtileri azaltmakta destek olabilir. Portakal, greyfurt, mandalina gibi turunçgiller yanında; ıspanak, pazı, tere, roka, marul, maydanoz, dereotu gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerle lahana, brokoli, kereviz, pancar gibi besinlerde hem C vitamini hem de diğer önemli olabilecek vitamin ve diğer ögeler vardır.
3- Ellerinizi sık sık yıkayın
Hastalıklardan korunma yollarının başında bireysel hijyen geliyor. Gün içinde insanlarla çok fazla temas etmek, toza ve kire maruz kalmak enfeksiyon riskini artıyor. Bunun önüne geçmek için öncelikle hijyen kurallarını doğru uygulamak gerekiyor. Elleri gün içinde sık sık en az 20 saniye boyunca terchinen sabunla, tercihen el dayanır sıcaklıktaki su altında yıkamak, tokalaşmadan olabildiğince kaçınmak en etkin korunma yolları arasında yer alıyor. Ayrıca hapşıran-tıksıran bireyler varsa bunların mutlaka maske kullanması ve hatta mümkünse bu kişilerin evlerinde dinlenmelerinin sağlanması gerekiyor.
4- Yeterli uyku dayanıklılığı artırıyor
Yeterli ve kaliteli uyku, bağışıklık sistemini olumlu yönde etkileyerek virüslerden korunmada ve hastalık varsa iyileşme aşamasında etkili olabiliyor. Yetersiz ve kalitesiz uyku bağışıklık sistemini zayıf düşürüp, vücudu hastalıklara karşı daha dayanıksız hale getirebiliyor.
5- Mineraller, vitaminler ve yağlar…
Özellikle çinko, magnezyum ve selenyum bağışıklık sisteminin güçlenmesinde önemli rol oynar. Kabuklu deniz ürünleri, kırmızı et, tam tahıllı ekmekler veya sert kabuklu kuru yemişler çinko bakımından zengindir. Selenyum ise ay çekirdeği, pekmez, balıklar, tavuk, hindi, yumurta, süt ve ürünleri gibi besinlerde bulunur.
Ceviz, balık, avokado, fındık, badem gibi besinlerin içinde bulunan Omega-3 ve benzeri yağların vücut direncini artırdığı ve bağışıklığı güçlendirdiği biliniyor. Ana öğünlerinizde balık ve aralarda da yeterli miktarda fındık, antep fıstığı, badem, ceviz gibi besinleri tüketerek veya salatalarınıza ekleyerek yeterli yağ alımı sağlayabilirsiniz.
Yapılan çalışmalar yeterince güneş ışınlarından yararlanmış kişilerin, grip/nezle gibi enfeksiyonlara yakalanma oranının daha düşük olduğunu gösteriyor. Güneş ışınından yeterli yararlanmayan, vücutlarında D vitamini düzeyleri düşük olanların solunum yolları enfeksiyonlarına da yakalanma risklerinin olabileceği öngörülüyor. En önemli kaynağı güneş ışığı olmasının yanında hamsi, istavrit, somon ve ton balığı da D vitamini içeren önemli besin kaynaklarıdır.